Karaciğer yetmezliği nedeniyle nakil sırasına alınan 21 yaşındaki genç, umudunu yitirmek üzereyken devreye giren dayısı sayesinde yeniden yaşama tutundu. Canlı vericili karaciğer nakliyle hayat bulan bu öykü, hem aile bağlarının hem de organ bağışının önemini bir kez daha gözler önüne serdi.
Karaciğer yetmezliği tanısıyla yaklaşık bir yıldır tedavi gören 21 yaşındaki Efe Y., giderek artan halsizlik, sarılık ve iştahsızlık belirtileriyle yaşam kalitesini hızla kaybediyordu. Tedavi sürecinde ilaçlar yetersiz kalmaya başlayınca doktorları, Efe’yi acil nakil listesine aldı.
Ancak ülkemizde kadavradan organ bağış oranının düşük olması nedeniyle bekleme süreci uzadıkça umutlar tükenmeye başladı. Bu kritik dönemde devreye giren Efe’nin dayısı Mehmet A., hiç tereddüt etmeden testlere gönüllü oldu.
Yapılan detaylı taramalarda, 42 yaşındaki Mehmet A.’nın doku ve kan grubu uyumunun ideal seviyede olduğu tespit edildi. Canlı vericili karaciğer nakli için gerekli tüm değerlendirmelerin olumlu sonuçlanmasının ardından nakil tarihi belirlendi.
Karaciğerin sağ lobu, başarıyla alıcıya nakledildi. Ameliyat, yaklaşık 8 saat sürdü ve komplikasyon yaşanmadan tamamlandı.
Nakil operasyonunu gerçekleştiren Karaciğer Cerrahisi Uzmanı Prof. Dr. Bülent K., süreci şöyle özetledi:
“Canlı vericili nakiller, ülkemiz için çok kıymetli. Mehmet Bey’in kararı, yalnızca bir organ değil, bir hayat hediye etmek anlamına geldi.”
Efe Y., ameliyattan birkaç gün sonra ayağa kalktı. Yoğun bakım sürecinin ardından servise alınan genç, duygularını şu sözlerle ifade etti:
“Hayatımın en karanlık dönemindeydim. Dayım hem ailem hem kahramanım oldu. Bu ikinci hayatımda onun bana verdiği değeri boşa çıkarmayacağım.”
Mehmet A. ise kararının tamamen içgüdüsel olduğunu ve bir an bile düşünmediğini belirterek, “O benim kardeşimin oğlu değil, benim de bir parçam. Vermekle değil, geç kalmakla pişman olurdum,” dedi.
Organ bağışı ve canlı vericili nakiller, Türkiye’de giderek yaygınlaşsa da kadavra bağış oranları hâlâ istenen seviyeye ulaşmış değil.
Uzmanlar, şu istatistiklere dikkat çekiyor:
Organ Nakli Derneği Başkanı Doç. Dr. Nermin T., bu konuda şu çağrıyı yaptı:
“Her bağış, bir hayat demektir. Organlar toprağa değil, yaşama can versin.”
Canlıdan canlıya karaciğer nakli, dünya genelinde yaygın olarak uygulanan bir yöntemdir. Türkiye, bu alanda önde gelen ülkelerden biridir.
Kimler verici olabilir?
Vericiler için risk var mı?
Modern cerrahi teknikler sayesinde risk oranı çok düşük seviyelere indirgenmiştir. Donörler, birkaç hafta içinde günlük yaşamlarına dönebilmektedir.
Bu nakil hikâyesi, yalnızca bir tıbbi başarı değil, aynı zamanda insan ilişkilerinin ne kadar hayati olabileceğini de kanıtladı. Aile üyelerinin dayanışması sayesinde bir genç yeniden yaşam umudu buldu.
Efe Y.’nin şifaya kavuştuğu hastane odası, artık yalnızca bir iyileşme alanı değil, aynı zamanda “hayatın devam ettiği yer” olarak hafızalara kazındı.
Çocuklarda sık görülen morarma, burun kanaması veya küçük darbelerde oluşan geniş morluklar her zaman masum…
Gazlı içecekler ve enerji içecekleri uzun süredir sağlıksız listelerin başında yer alsa da uzmanlar şimdi…
Karadeniz’de sıklıkla tüketilen karayemiş meyvesi, bu kez ciddi bir sağlık sorununa yol açtı. Farkında olmadan…
Seyahate çıkarken yanınıza ilaç almanız bazen hayat kurtarıcı olabilir, ancak bazı ilaçlar var ki gittiğiniz…
Evde yapılan bazı yanlış gıda muhafaza yöntemleri, fark edilmeden ölümcül bakterilerin üremesine neden olabiliyor. Özellikle…
Son bilimsel çalışmalar, zona (herpes zoster) aşısının yalnızca cilt enfeksiyonlarını önlemekle kalmadığını, aynı zamanda yaşlı…